Search results on translations for keyword bayan - Found 14 words

Found madam , madame in native language English

Turkish Translations

1. (çoğ.) mesdames) bayan (evli), sayın bayan (mektup başında), madam. .


Found senorita in native language English

Turkish Translations

1. (İsp.) bayan (kız) .


Found dona in native language English

Turkish Translations

1. (isp) hanım, bayan .

2. ispanyol hanımı. .


Found scanties in native language English

Turkish Translations

1. bayan külotu. .


Found signora in native language English

Turkish Translations

1. it. bayan, hanım (evli) .


Found frau in native language English

Turkish Translations

1. (çoğ.) -en) evli veya dul Alman kadını .

2. bayan (evli), Madam. .


Found senora in native language English

Turkish Translations

1. (İsp.) bayan (evli kadın ) .


Found miss in native language English

Turkish Translations

1. vuramamak, vurmamak, isabet ettirememek veya etmemek .

2. bulamamak, kaçırmak, yanlışlıkla atlamak, ele geçirememek .

3. özlemek, yokluğunu hissetmek, aramak. miss fire ateş almamak. miss out atlamak, görmemek .

4. gidememek, kaçırmak. miss the point meseleyi kavramamak. He just missed being run over ezilmekten zor kurtuldu. .

5. nişanı vuramayış, isabet ettire meyiş .

6. başarısızlık. A miss is as good as a mile Fırsatı kaçırdlktan sonra, iyi mi, kötü mü olduğu farketmez. .

7. (k. dili) genç kız .

8. b.h. Matmazel, bayan (soyadından evvel gelir) .


Found lady in native language English

Turkish Translations

1. bayan, hanım, kibar kadın, hanımefendi .

2. (b.h.) bir İngiliz asılzadesinin karısı, Leydi .

3. sevilen kadın, sevgili. Lady Day 25 marta tesadüf eden bir kilise yortusu. lady in waiting kraliçe veya prensesin nedimesi. lady of the house evi idare eden kadın. lady' maid bir hanımın oda hizmetçisi. lady'smantle aslan pençesi, (bot.) Alchemilla .


Found mrs in native language English

Turkish Translations

1. bayan (evli kadının soyadından önce kullanılır) . .


Found ms in native language English

Turkish Translations

1. (kıs.) Mississippi. .

2. (kıs.) Master of Science, Master in Surgery. .

3. bayan (kız veya kadının soyadından önce kullanılır) .


Found fraulein in native language English

Turkish Translations

1. evli olmayan Alman kadını, bayan (bekar), Matmazel. .


Found girl in native language English

Turkish Translations

1. kız .

2. hizmetçi kız .

3. sevgili. girl friend yakın kız arkadaş .

4. bayan dost. girl scout A.B.D kız izci. girlhood kızlık çagı. .


Found tabla in native language Turkish

English Translations

1. tray. table. .

2. tray. circular tray. ashtray. flat surface. ash tray. flat disk. .

3. A set of two small tuned drums used in North Indian music The left hand plays the larger of the two drums, the "bayan", which has a lower pitch After striking the drum with the tips of the fingers, the note is "bent" up by press .

4. Trozo rectangular de madera dura de un pie cuadrado de superficie y una o dos pulgadas de espesor, que usa el tabaquero para dar sobre ella los cortes a la capa y enrollar el tabaco; puede estar formada por la unión de varios fragmentos unidos por t .

5. A pair of hand drums used in Indian music, that are tuned to the main tones of the Raga A virtuoso performer can draw a seemingly limitless variety of timbre and pitch from the tabla . .

6. Tabla are a pair of drums used in North Indian music The sitting player strikes the conical right-hand drum and the kettle shaped left-hand drum with his fingers . .


Uzerine.com Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa | Üye Girişi