Search results on translations for keyword gecikme - Found 10 words
Found wait in native language English
Turkish Translations
1. beklemek .
2. hazır olmak .
3. bekletilmek, durmak .
4. (k. dili) ertelemek, bekletmek. wait for beklemek. wait on hizmetçilik yapmak, servis yapmak .
5. ziyaretine gitmek .
6. bağlı olmak .
7. (leh.) beklemek. wait on one hand and foot birinin etrafmda dört dönmek. wait at table servis yapmak. wait up for one birini beklemek için yatmamak. wait tables garsonluk yapmak. Wait a minute! Bir dakika! in waiting refakat eden, nedimelik yapan. k .
8. bekleme, bekleme süresi .
9. gecikme .
10. ara .
11. pusu .
12. (İng.) Noel'de sokaklarda çalıp söyleyen müzisyen grubu üyesi. lie in wait pusuya yatmak. .
Found detention in native language English
Turkish Translations
1. alıkoyma, engelleme, tutma, mani olma .
2. gecikme .
3. tevkif, hapis. detention camp tevkif kampı. place of detention hapishane. .
Found holdup in native language English
Turkish Translations
1. durdurma .
2. gecikme .
3. engel .
4. yolunu kesip soyma, tabanca tehdidiyle soyma .
5. yolun kapanması .
6. (k.dili.) müşteriden fazla para isteme. .
Found tieup in native language English
Turkish Translations
1. gecikme, güçlük .
2. (k. dili) bağlantı, ilgi. .
Found delay in native language English
Turkish Translations
1. ertelemek, tehir etmek, sonraya bırakmak, alıkoymak, geciktirmek, maniolmak .
2. gecikmek, geç kalmak .
3. tehir, gecikme, geç kalma .
4. muhlet, vade. .
Found retard in native language English
Turkish Translations
1. geciktirmek .
2. tehir etmek, geriye bırakmak .
3. gecikmek .
4. tehir .
5. gecikme, geciktirme. retarda'tion tehir, geciktirme .
6. geciktiren şey .
7. gecikme süresi. retardative geciktirici. .
Found laches in native language English
Turkish Translations
1. (huk.) hakkımı aramakta ihmal ve gecikme. .
Found tardy in native language English
Turkish Translations
1. yavaş hareket eden .
2. geç kalan veya gelen, geciken. tardily gecikerek. tardiness gecikme. .
Found laggard in native language English
Turkish Translations
1. tembel, ağır .
2. geri kalan .
3. ağır hareket eden kimse. laggardly geri kalarak. laggardness gecikme. .
Found late in native language English
Turkish Translations
1. geç, muayyen zamandan sonra .
2. son zamanlarda. late in the day günün nihayetine doğru .
3. geç kalınmış. Better late then never. Hiç olmamaktansa varsın geç olsun. early and late erken veya geç demez, vakti saati yok. sooner or later ergeç, erken veya geç. too late fazla geç. very late çok geç. .
4. geç .
5. gecikmiş, geri kalmış .
6. sabık, geçmiş: son zamanlarda, geçenlerde .
7. merhum, müteveffa. late for dinner yemeğe geç kalmış. late Latin ortaçağa ait Latince. at the latest en geç. of late son zamanlarda, yakın zamanlarda. lately yakın zamanlarda, bugünlerde, yakınlarda. lateness geç olma, gecikme. .
Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa |
Üye Girişi