Search results on translations for keyword ithal - Found 5 words

Found import in native language English

Turkish Translations

1. ithal malı, yabancı memleketten getirtilen (mal.) .

2. anlam, mana .

3. önem, ehemmiyet. imports and exports ithalât ve ihracat. import license ithalât lisansı. import duty ithalat gümruk resmi. .

4. ithal etmek, yabancı memleketten getirtmek .

5. belirtmek, ifade etmek, ima etmek, delâlet etmek .

6. etkilemek, tesir etmek .

7. önemi olmak, hükmü olmak .

8. sokmak, kanştırmak. importable ithal edilebilir, memlekete sokulabilir. im porta'tion ithal edilen şey .

9. ithalâtçılık. impor'ter ithalâtçı. .


Found contraband in native language English

Turkish Translations

1. ithal veya ihracı yasaklanmış .

2. kaçak (mal.) contraband of war tarafsız bir ülkenin, harpte taraflardan birine sattığı kaçak harp malzemesi. .


Found bootleg in native language English

Turkish Translations

1. (A.B.D.) kaçak içki .

2. kaçak olarak imal, ithal veya nakledilmiş .

3. kaçak, kanun dışı .

4. kaçakçılıkla ilgili. .

5. içki kaçakçılığı yapmak .

6. kaçakçılık etmek .

7. satmak üzere üzerinde kaçak eşya bulundurmak. .


Found reexport in native language English

Turkish Translations

1. tekrar ihraç etmek .

2. tekrar ihraç edilen mal .

3. tekrar ihraç. reexporta'tion ithal edilen malın yeniden ihracı. .


Found bring in native language English

Turkish Translations

1. getirmek .

2. hâsıl etmek .

3. sevketmek .

4. icbar etmek, mecbur tutmak. bring about sebep olmak, hâs etmek .

5. beraberinde getirmek. bring an action, bring suit dava etmek. bring around, bring round kandırmak, ikna etmek .

6. ayıltmak, kendine getirmek. bring down the house tavan yıkılırcasına alkışlanmak. bring forth hâsıl etmek, meydana getirmek .

7. doğurmak .

8. sebep olmak. bring forward ileri sürmek, ortaya atmak .

9. hesap yekününü nakletmek. bring home to ikna etmek, gerçeği kabul ettirmek, ispat etmek. bring in ithal etmek .

10. arzetmek .

11. kazandırmak bring off başarı1ı olmak. bring on husule getirmek, sebep olmak. bring out meydana çıkarmak, göz önüne sermek, belirtmek .

12. neşretmek. bring over kandırmak, ikna etmek. bring to (den.) gemiyi orsa alabanda etmek .

13. aklını başına getirmek, ayıltmak. bring to bear etkilenmesine sebep olmak. bring to book hesap verdirmek. bring to pass yaptırmak husule getirmek. bring through hastalıktan kurtarmak. bring under ram etmek .

14. kendi buyruğuna tabi etmek. bring up yetiştirmek büyütmek: yaklaşmasını sağlamak. bring up the rear bir sıranın sonuna gelmek. .


Uzerine.com Copyright © 2005 Uzerine.com
uzerine.com Ana Sayfa | Üye Girişi