Found braggadocio in native language English

Turkish Translations

1. palavra .

2. palavracı kimse. .

---

Found buncombe, bunkum in native language English

Turkish Translations

1. (k.dili) boş laf, palavra. .

---

Found palaver in native language English

Turkish Translations

1. laf boş lakırdı, palavra .

2. pohpohlama, (slang) yağ çekme .

3. yerlilerle turistler arasındaki görüşme .

4. boş laf etmek, palavra atmak .

5. yaltaklanmak. .

---

Found superstructure in native language English

Turkish Translations

1. temel üzerine kurulan bina, ilâve kat .

2. zemin katı üzerinde bulunan binanın tümü .

3. üst yapı .

4. üst kademe .

5. ilişkiler .

6. demiryolunun taş zemini üstünde bulunan travers veya ray .

7. (den.) palavra üstündeki yapı kısımları. .

---

Found below in native language English

Turkish Translations

1. (edat) aşağı, aşağıda, alt katta .

2. dünya yüzünde .

3. cehennemde .

4. altında .

5. (edat) -(den.) aşağı. below par (ikt.) başabaştan aşağı, paritenin altında. watch below (den.) palavra nöbetsisi, rahatçı vardiya. .

---

Found hat in native language English

Turkish Translations

1. şapka .

2. kardinalin şapkası .

3. kardinallik rütbesi .

4. şapka giydirmek. pass the hat parsa toplamak, iane istemek. talk through one's hat (k.dili.) palavra atmak, bilmediği şeyden bahsetmek. throw one's hat into the ring yarışa girmek (politikada) top hat silindir şapka. under one's hat ABD, (k.dili.) .

---

Found deck in native language English

Turkish Translations

1. (den.) güverte .

2. güverte gibi yer .

3. (iskambil) kâğıt takımı, bir paket oyun kâğıdı .

4. (argo) esrar paketi. deck chair şezlong. deck hand güverte tayfası. deck house üst güvertede yapılan kamara veya salon. below decks (den.) palavra altına, ambarda, ambara. clear the decks gemiyi harbe hazırlamak, güvertenin kalabalığını boşaltmak .

5. bir işe hazırlanmak. hit the deck (argo) yataktan kalkmak .

6. yere çökmek .

7. harekete geçmek. Iower deck (den.) tavlun. main deck (den.) palavra poop deck (den.) kıç kasarası promenadedeck (den.) gezinti güvertesi. quarterdeck (den.) kıç güvertesi, kıç taraf .tape deck hoparlor ve amplifikatorü olmayan. teyp watch on deck (d .

8. donatmak, süslemek. deck out donatmak, süslemek. .

---