Found palace in native language English

Turkish Translations

1. saray .

2. saray gibi bina .

3. muhteşem ev .

4. (k. dili) lüks eğlence yeri veya galeri. .

---

Found seraglio in native language English

Turkish Translations

1. saray .

2. harem dairesi. the Seraglio Topkapı sarayı. .

---

Found serai in native language English

Turkish Translations

1. kervansaray .

2. saray. .

---

Found chancellor in native language English

Turkish Translations

1. yüksek rütbeli hakim veya diğer devlet memuru .

2. saray katibi .

3. rektör .

4. (Almanya'da) şansölye, başbakan. Chancellor of the Exchequer ingiltere'de Maliye Bakanı. Lord Chancellor ingiltere'de Lordlar Kamarası Başkanı ve Adalet Bakanı. chancellorship yüksek rütbeli yargıçlann görev veya rütbesi. .

---

Found palatial in native language English

Turkish Translations

1. saray gibi, muhteşem. .

---

Found majordomo in native language English

Turkish Translations

1. (çoğ.) mos) saray veya malikânede vekilharç. .

---

Found courtier in native language English

Turkish Translations

1. saray mensubu, padişahın nedimi. .

---

Found chamber in native language English

Turkish Translations

1. oda, yatak odası, özel oda .

2. daire .

3. saray veya resmi ikametgah odası .

4. hâkimin oturum dışı konularda çalıştıgı oda .

5. mahkeme, komisyon .

6. bölme .

7. teşrii meclis, yasama meclisi .

8. fişek yatağı (silâhlarda) .

9. odaya koymak .

10. odaya kapatmak .

11. oda vermek, oda temin etmek. chamber music oda müziği. chamber of commerce (kıs.) C of C Ticaret Odası. chamber pot küvet. air chamber hava hücresi, hava deposu. combustion chamber yanma yeri. in chambers hâkimin hususi odasında. chambered odalı. .

---

Found chapel in native language English

Turkish Translations

1. özel ibadet yeri .

2. kilisenin özel törenlere ayrılmış bölümü .

3. küçük kilise, mabet .

4. bir okul, saray vb,nin ibadete ayrılmış odası .

5. böyle bir kilisede yapılan ayin .

6. kilise koro veya orkestrası .

7. (eski) matbaa, basımevi .

8. bir basımevine bağlı olarak çalışan bütün matbaacılar. .

---

Found court in native language English

Turkish Translations

1. avlu, iç bahçe, saha, meydan .

2. hükümdar sarayı, saray, kralın maiyeti .

3. (huk.) mahkeme .

4. dalkavukluk .

5. kur. court fool saray soytarısı. Court of Appeals (huk.) istinaf mahkemesi .

6. yargıtay. Court of Common Pleas (huk.) medeni (huk.)uk mahkemesi. court of first instance asliye mahkemesi. court plaster (ecza.) band. plaster Iaw court mahkeme. zettle out of court mahkemeye başvurmadan uzlaşmak. pay court to -e kur yapmak. .

7. davet etmek, aramak .

8. kur yapmak, ile flört etmek .

9. dalkavukluk etmek .

10. fırsat vermek, yol açmak. court danger tehlike peşinde koşmak. .

---

Found levee in native language English

Turkish Translations

1. A.B.D nehir kenannda su taşmasına engel olacak set .

2. set gibi yüksek nehir kenarı .

3. rıhtım. .

4. büyük şahsiyetlerin sabahleyin misafir kabul etmeleri .

5. (İng.) yalnız erkeklerin hazır bulunduğu saray kabul merasimi .

6. A.B.D bilhassa cumhurbaşkanının umumi kabul resmi. .

---

Found propylaeum in native language English

Turkish Translations

1. (çoğ.) -laea) saray veya tapınak girişi olan bina. .

---

Found aster in native language English

Turkish Translations

1. ylldız çiçegi, pat çiçeği China aster saray patı. .

---

Found lateran in native language English

Turkish Translations

1. Roma'da Lateran katedrali .

2. bu katedrale bitişik ve içinde eski eserler müzesi bulunan saray .

3. bu semte ait veya bağlı. .

---

Found chaplain in native language English

Turkish Translations

1. (saray, okul, ordu vb'nde) papaz veya vaiz. chaplaincy chaplainship vaizlik. .

---