Found fatigue in native language English

Turkish Translations

1. yorgunluk, bitkinlik .

2. zahmet, meşakkat, ağır iş .

3. (mak.) eskime, dayanıklığı kaybetme .

4. (ask.) kışla hizmeti .

5. (çoğ.), (ask.) kışla hizmeti sırasında askerlerin giydiği kalın ve dayanıklı elbise .

6. yormak, yorgunluk vermek .

7. (mak.) dayanıklığını kaybettirmek. .

---

Found weary in native language English

Turkish Translations

1. yorgun, usanmış, bıkkın, bezgin .

2. yorucu, yoran, usandırıcı, sıkıcı .

3. yorgunluk belirten .

4. yormak, yorulmak .

5. usanmak, usandırmak .

6. bezmek, bezdirmek. wearily canından bezmiş bir halde .

7. yorgunlukla. weariness bezginlik, yorgunluk, usanç. .

---

Found toil in native language English

Turkish Translations

1. çalışmak, yorulmak, didinmek, zahmet çekmek .

2. zorlukla ilerlemek .

3. zahmet, meşakkat, yorgunluk .

4. zahmetli iş .

5. uğraş. .

---

Found prostrate in native language English

Turkish Translations

1. yüzükoyun yatmış, yere uzanmış .

2. birinin ayağına kapanmış, insafına kalmış .

3. halsiz kalmış, takati kesilmiş .

4. (bot.) yerde uzanan .

5. yere sermek, yere yıkmak .

6. halsiz bırakmak, bitkin hale koymak. prostrate oneself secde etmek. prostrate oneself before ayağına kapanmak. prostra'tion bir şeyi veya kimseyi yere serme .

7. secde .

8. yere atılma, yere kapanma .

9. takatsizlik, dermansızlık, aşırı yorgunluk .

10. bezginlik. .

---

Found lassitude in native language English

Turkish Translations

1. dermansızlık, halsizlik, bitkinlik, yorgunluk. .

---

Found haggard in native language English

Turkish Translations

1. yorgunluk ve açlıktan dolayı bitkin görünüşlü .

2. yabani görünüşlü, yabani davranışlı (doğan) .

---

Found exhaust in native language English

Turkish Translations

1. (mak.) egzos, egzos borusu .

2. vakumla tozu dışarı atan alet. exhaustchamber (oto.) çürük gaz kutusu. exhaust pipe egzos borusu. .

3. tüketmek, bitirmek .

4. boşaltmak .

5. boşluk meydana getirmek .

6. kuvvetini tüketmek .

7. (bütün imkânları) denemek .

8. bitap düşürmek, yormak .

9. teferruatıyla incelemek,inceden inceye tetkik etmek .

10. (kim.) eriyebilen maddeleri içinden çıkarmak. exhausted tükenmiş .

11. yorgun, bitkin. exhaustible tükenir, biter. exhaustion yorgunluk, bitkinlik .

12. tüketme, tükenme .

13. boşluk . .

---

Found tire in native language English

Turkish Translations

1. yorulmak .

2. bitkin olmak .

3. usanmak, bıkmak .

4. yormak .

5. usandırmak, bıktırmak .

6. yorgunluk, bitkinlik tire of bıkmak, usanmak. tire out yormak. .

---

Found tired in native language English

Turkish Translations

1. yorgun, bitkin, bitap .

2. usanmış, bıkmış. tired of waiting beklemekten usanmış. tired'ness yorgunluk. .

---